25 Nisan 2011 Pazartesi

Rabbim affetsin

Supernatural dizisinde işin içine şeytanın, meleklerin ve tanrının girmesiyle bir izleyicinin şöyle bir yorum yaptığını gördüm: "inşallah rabbim böyle şeyleri izlediğimiz için günahlarımızı affeder."

Ne güldürdün beni hayalET_27 :) Rabbin inşallah affeder ne diyeyim..

20 Nisan 2011 Çarşamba

Hoşçakal Steve Carell :( That's what she said!

Michael Scott'ımızın gidişi üzerine yapılan 2 bölümün yayınlanmasına az kaldı. Bilmiyorum, bu komedi dizisinde ağlayacağımı tahmin etmezdim. Ama Michael'ın gitmesine çok çok üzülüyorum. The Office hayatımda seyrettiğim en komik dizi. Gülmeniz gereken yerlerde kahkaha efekti çıkan klişe dizilerden değil. Karakterler üzerine kurulu bir komedi. Ve bu komedinin başrol oyuncusu Steve Carell da 7. sezonun sonunda (yani 2 bölüm sonra) diziden ayrılıyor. Tabiki de diziyi izlemeye devam edeceğim. Çünkü dediğim gibi bu bir karakter dizisi. Sadece başrol oyuncusuna bağlı bir dizi değil. Ofiste çalışan her karakterin ayrı bir komikliği var. Ayrı davranışları, ayrı tuhaflıkları var. Ama yine de The Office, Michael Scott'sız biraz eksik olacak. Onu çok özleyeceğiz. Son olarak.. That's what she said!







Özgürlükçü ve eşitlikçi olma kriterinin türbana evet deyip dememe olduğu bir dönemdeyiz. Ensenizden çıkan 2. başa selamlar.

12 Nisan 2011 Salı

Son günlerden kısa kısa

  • Havaların ısınmasıyla, yazın da yaklaşmasıyla nişandır düğündür çevremizde tavan yaptı. Her hafta birinin evlilik bilmemnesindeyim. Paso kendimi ortaya atıp oynuyorum, insanları zorla piste çekiyorum, bitmeyen bir istekle "abe kaynanam ne yaptın bize, ne yaptın bize, biz birbirimizi çok sevdik, kaçıyoz bizee" eşliğinde göbek atıyorum, davulcuyu yanıma alıp coşuyorum, "damat halayııı" diye bağırarak istek yapıyorum, halayın başını çekiyorum... Durdulamaz bir düğün dernek dansı isteği var içimde.
  • Sınav dönemindeyim. Okulumu 6. yılımda bitirmeye çalışıyorum. Hırsla kendimi hukuk fakültesine hapsediyorum, bol bol küfrediyorum, bel altı espriler yapıyorum, gereksiz konuşuyorum. Kendimce stresimi azaltmaya çalışıyorum.
  • Arkadaşımın kötü bir döneme girmesiyle İngiltere planını kısmen iptal ederek (veyahut erteleyerek) zaman çatışması yaşadığımız, uzun zamandır konuştuğumuz James Blunt konserine paraya kıyıp en ön sıradan 2 kişilik bilet aldım. Ola ki televizyonda, videolarda şuursuzca sahneye atlayan manyak rezil bir kız görürseniz, o benim.
  • Mütemadiyen içiyorum. Nerede deniz, müzik, içki, eğlence orada ben. Son 1 haftadır ayık gezdiğim zaman sayılıdır. Son olarak sarhoşluktan hesabı ödemeden kalkmamızla kendimi frenlemeye karar verdim. Lakin evdeki plan çarşıya uymuyor, haftasonu gene eğlencedeyim gibi görünüyor.
  • 3-4 gündür Angus Young'ın aslında benden daha genç olduğunu düşünüyorum. Dede olarak göremiyorum kendisini asla. Bildiğin ortaokul çocuğu hala yahu. Anneme göreyse "cinayet müziği yapan yaşlı bir katil." Orası ayrı bir konu tabi..
  • Kendimi stresten alışverişe ve yemeğe verdim. Geçen gün kendimi iphone ve Norveç'e uçak bileti almaya çalışırken yakaladım. Hangi parayla alacaksam.. Arada hipnoza giriyorum sanırım. Bu anlardan birinde babamı büyük bir zarara uğratacağım galiba. Fil olma yolunda ilerlediğimi söylemiş miydim?